Azerbaycan’ın başkenti Bakü’de, Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı (SETA) ile Hazar Üniversitesi tarafından düzenlenen “Khazar Talks: Teknoloji Jeopolitiği” başlıklı söyleşide yapay zeka ele alındı.
Hazar Üniversitesi’nde gerçekleştirilen söyleşiye, Türkiye’nin Bakü Büyükelçisi Prof. Dr. Birol Akgün, Hazar Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Prof. Dr. Hamlet İsahanlı, Türk kurum ve kuruluşların temsilcileri, akademisyenler ve öğrenciler katıldı.
Söyleşiye katılan konuşmacılar, yapay zekanın tehlike ve faydalarının yanı sıra “sorumlu kullanımı” hakkında görüşlerini paylaştı.
Büyükelçi Akgün, yaptığı konuşmada, uzun zamandır küresel güç yapılarının, ekonomik gelişmelerin ve toplumsal dönüşümlerin şekillenmesinde itici güç oynayan teknolojinin günümüzdeki gelişmiş halinin, toplumların psikolojisi ve sosyolojisi üzerine neler getireceğinin bilinmediğini söyledi.
Akgün, teknolojiden vazgeçmenin mümkün olmadığını fakat teknolojiyi kullanırken de sorumlu ve dikkatli olunması gerektiğini kaydetti.
Türkiye, yapay zekada önemli bir aktör haline geliyor
Dijital devrimin diplomasi, ticaret ve küresel yönetişimin doğasını yeniden tanımladığını, jeopolitik güç projeksiyonunun temel unsurlarından biri haline geldiğini belirten Akgün, dijitalleşme, yapay zeka, büyük veri, siber güvenlik ve savunma sanayisinde yaşanan gelişmelerin, devletlerin küresel düzeydeki etkisini doğrudan belirleyen ana faktörler olduğuna dikkati çekti.
Akgün, Türkiye’nin savunma sanayinden siber güvenliğe, yenilenebilir enerjiden yapay zekaya kadar birçok alanda küresel ölçekte önemli bir aktör haline geldiğini vurgulayarak, yerli üretime dayalı teknolojik atılımların Türkiye’ye yeni stratejik avantaj penceresi açtığını bildirdi.
Bu gelişmelerin, Türkiye’nin ulusal güvenliğinin yanı sıra dost ve müttefik ülkelerle olan iş birliğinin derinleşmesi için de büyük önem arz ettiğini aktaran Akgün, şunları söyledi:
“Bu noktada, Türkiye ile Azerbaycan arasındaki güçlü stratejik ortaklık özel bir yer tutmaktadır. Türkiye ve Azerbaycan, tarihsel bağların yanı sıra ortak ekonomik, enerji ve savunma politikaları ile giderek daha entegre hale gelen bir ilişki modeline sahiptir. İkinci Karabağ Savaşı’nda Türkiye’nin sağladığı askeri teknolojik destek, Azerbaycan’ın toprak bütünlüğünü yeniden tesis etmesinde belirleyici bir rol oynamış ve iki ülke arasındaki kardeşlik bağlarını daha da perçinlemiştir.”
Akgün, Türkiye ve Azerbaycan’ın hem kamu hem de özel sektör yatırımlarıyla dijital ekonomiye dayalı ortak projeler geliştirme potansiyeline sahip olduğuna değinerek, “Türkiye ve Azerbaycan’ın savunma, enerji ve dijitalleşme alanlarında daha derin ve sürdürülebilir ortaklıklar geliştirmesi, bölgesel güvenliği ve istikrarı güçlendirmenin yanı sıra küresel arenada iki ülkenin teknolojik rekabet gücünü de artıracaktır.” ifadelerini kullandı.
Yapay zeka dikkatle takip edilmeli
Hazar Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Prof. Dr. İsahanlı ise değişen teknolojinin dünyayı da değiştirdiğini, yapay zekanın dünyayı beklenmedik ölçüde etkilediğini belirtti.
İsahanlı, yapay zekanın dünyadaki bilgi birikimini analiz gücüne sahip olduğunu, yeni yaklaşımlar ortaya koyduğunu dile getirerek, insan hayatını hem iyiye hem de kötüye doğru değişebilecek bu yeni realitenin dikkatle takip edilmesi gerektiğini vurguladı.
Söyleşi, Hazar Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Felsefe Bölüm Başkanı Doç. Dr. Orhan Veliyev’in moderatörlüğündeki sunumlarla devam etti.
SETA araştırmacısı Gloria Shkurti Özdemir, etkinlikte “Tekno-Feodalizm ve Teknopolar Dünya Çağında Yapay Zeka Yönetimi” başlıklı sunum yaptı.
Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümünden Prof. Dr. Erman Akıllı da “Türk Dünyasında Sorumlu Yapay Zeka Kullanımı” başlıklı sunum gerçekleştirdi.
